Esra Kılıç, Deniz Tekin – 17 Eylül 2025
Mahkeme: Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Dosya No: 2023/19
12 yaşındaki Nihat Kazanhan, 14 Ocak 2015 tarihinde Şırnak’ın Cizre ilçesi Yafes Mahallesi’nde, evinin yakınında bulunduğu sırada polis tarafından açılan ateş sonucunda başından vurularak hayatını kaybetti. Kazanhan’a ateş ettiği tespit edilen sanık polis memuru Mehmet Nurbaki Göçmez’e “kasten öldürme” suçu sevkiyle önce müebbet hapis cezası verdi, ardından “haksız tahrik” ve “iyi hal” indirimleri uygulayarak bu cezayı 13 yıl 4 aya indirildi. Anayasa Mahkemesine (AYM) Kazanhan’ın yaşam hakkının ihlal edildiğine karar vermesi üzerine yeniden başlayan Nihat Kazanhan Davası’nda sanık hakkında yakalama ve kırmızı bülten kararı çıkarıldı. Nihat Kazanhan Davası’nın yeniden yargılama kararı sonrası 12. duruşması 17 Eylül 2025 Çarşamba günü Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşma Öncesi
Cizre Adliyesinde sakin bir gündü. Davanın görüleceği Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinin duruşma salonu adliyenin giriş katındaydı. Salonunun önünde kimse yoktu. Katılanlar ve avukatları aynı katta bulunan baro odasında bekliyordu.Mübaşir saat 10.05’te baro odasına gelerek duruşmanın başlayacağı haberini verdi.
Duruşmaya Katılım
Nihat Kazanhan’ın annesi Ayşe Kazanhan ve babası Mehmet Emin Kazanhan ile katılan vekilleri Av. Rojhat Dilsiz, Av. Abdullah Umran Ekinci ve Av. Osman Cingöz salondaki yerlerini aldı. Sanık Nurbaki Göçmez müdafi Av. Sertaç Yalçın mahkemeye mazeret bildirmeyerek, duruşmaya katılmadı. Duruşmayı Hafıza Merkezi dava gözlemcisi, Şırnak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Merkezi üyesi iki avukat ile Mezopotamya Ajansı ve Kürtçe yayın yapan Ajansa Welat muhabirleri izledi.
Duruşmanın Seyri
Hakim ve savcıların bulunduğu bölüm katılan ve sanıklar için ayrılan bölümden yüksek bir yerdeydi. Bir üye dışında mahkemenin bütün üyeleri değişmişti, ancak heyet değişikliği tutanağa geçirilmedi. Mahkeme Başkanı dosyayı inceliyordu. Katip duruşmaya katılanların yoklamasını yapıp isimlerini tutanağa geçirdi. Başkan katibe kırmızı bülten için eksiklerin tamamlanıp tamamlanmadığını sordu. Ardından celse arasında dava dosyasına gelen evraklar özetle tutanağa geçirildi. Sanık Nurbaki Göçmez hakkında çıkarılan kırmızı bülten ve yakalama kararlarının infaz edilmediği tutanağa geçirildi.
DEM Parti Milletvekilleri Mehmet Zeki İrmez, Ayşegül Doğan ve Beritan Güneş Altın’ın Nihat Kazanhan davasına ilişkin Adalet Bakanının yanıtlaması talebiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinin Bakanlık tarafından Mahkemeye iletildiği ve mahkemenin önergeye cevap verdiği tutanağa yazıldı.
Ocak 2024'te Verilen Kırmızı Bülten Kararı Ancak Mayıs 2026’da Uygulanabildi
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün mahkemeye gönderdiği yazı ile İNTERPOL Genel Sekreterliği’nin sanık Mehmet Nurbaki Göçmez hakkında yayımladığı A-7382/5-2025 kontrol numaralı kırmızı bültenin bir örneğini mahkemeye gönderdiği tutanağa yazıldı.
Dosya arasına alınan HTS kayıtlarında, Sanık Nurbaki Göçmez adına kayıtlı olan GSM hattına mesaj gönderdiği tespit edilen ve bir önceki duruşmada Mahkemenin tanık sıfatıyla dinlenilmesine karar verdiği S. K.’nin adresinde olmadığına ilişkin Elmadağ İlçe Emniyet Müdürlüğünün hazırladığı cevabi yazı da tutanağa geçirildi.
Yüreğir İlçe Emniyet Müdürlüğünün mahkemeye gönderdiği yazıda, hakkında yakalama kararı verilen adres ve iletişim bilgilerini tespiti istenen firari sanık Mehmet Nurbaki Göçmez’in ikamet adresinde yapılan araştırmada kendisine ulaşılmadığı belirtildi. Tutanakta, polisin görüştüğü sanığın annesi F. Göçmez’in oğlunun 3 yıldır nerede olduğunu, nereye gittiğini bilmediğini, ikamet edilen çevrede yapılan araştırmada ise firari sanığın nerede olduğunu ve nereye gidebileceğini bilen kimse bulunamadığını belirtilerek, sanığın adres ve iletişim bilgileri tespit edilemediği aktarıldı.
Mahkeme Başkanının “Diyeceğin bir şey var mı?” diyerek söz verdiği katılan Mehmet Emin Kazanhan "Gerekeni niye yapmıyorlar? Devlet bunu yakalamak için gücünü neden hala kullanmıyor? Benim çocuğum niye öldü? Bu kişinin cezasını çekmesini istiyorum. Benim çocuğumu niye öldürdüğüne dair tek bir gerekçe göstersin? Benim çocuğum niye öldü? Kırmızı bülten kararı üzerinden bir yıl geçti neden bu karar uygulanmıyor?” diye sordu. Mahkeme Başkanı bu beyanları duruşma tutanağına “Önceki beyanlarımı tekrar ederim, gereken yapılsın, sanığın yakalanmasını talep ederim, sanığın yakalanarak cezalandırılmasını istiyorum” şeklinde geçirdi.
‘Devletin Onu Sakladığını Düşünüyorum’
Beyanını tercüman olarak görevlendirilen Mübaşir aracılığıyla Kürtçe veren anne Ayşe Kazanhan, Mahkeme Heyetine "(sanık) Halen neden yakalanmadı. Bu kişi nerede, kasıtlı olarak mı saklanıyor? Siz bu sanığı saklıyor musunuz? " diye sordu. Kazanhan’ın sözünü bölen Mahkeme Başkanı "Mahkemeyi itham etmeme noktasında uyaralım, normal beyan versinler." diyerek ikaz etti. Bunun üzerine katılan Mehmet Emin Kazanhan, eşini uyardı. Beyanlarına kaldığı yerden devam eden Ayşe Kazanhan "Mesele nedir neden yakalanmıyor? Bu devlettir nerde olduğunu biliyordur. Devletin onu sakladığını düşünüyorum. Maaşını verdiğini ve özel bir yerde muhafaza ettiğini düşünüyorum. Bulunmasını, cezalandırılmasını talep ediyorum" dedi.
‘Bütün Taleplerimize Rağmen Çıkarılmayan Yakalama Kararı Bizi Bugüne Getirdi’
Ardından söz alan katılan müdafilerinden Av. Rojhat Dilsiz, davada yaşanan hukuka aykırı durumları 11 celsedir anlattıklarını hatırlattı. Mahkeme Başkanı “Daha önceki beyanları tekrar etmeden yeni beyan varsa alalım. Zaten kırmızı bülten kararı çıktı.” diyerek sözünü kesti. Beyanına kaldığı yerden devam eden Dilsiz, “Zaten tekrar etme durumu değil, genel değerlendirme yapacağım. Tabi ki yargılama sürecinde neler olduğunu biliyoruz. Bu dosyada soruşturma sürecinden itibaren 11 yıldır yaşananları. Anayasa Mahkemesi kararına istinaden bu dosya döndükten sonra 12 celse sonra kırmızı bülten kararı çıkarılabildi. Anayasa Mahkemesi kararı çıktıktan hemen sonra yakalama kararı ve kırmızı bülten çıkartılması gerekirdi. Bu dava adalet sisteminin prototipidir. Müvekkiller dile getirdi. Bugüne kadar yapılmış olan araştırmalar, sanığın kaçma şüphesine, AYM kararı ve bu karardan sonra yaptığımız bütün taleplere rağmen çıkarılmayan yakalama kararı bizi bugüne getirdi.” dedi.
‘Bu Kişinin Türkiye’de Bulunduğunu ve Yargılamadan Kaçtığını Düşünüyoruz’
Sanığın kullandığı telefon hattına ilişkin baz istasyonu verilerinin yer aldığı HTS kayıtlarında, bu kişinin Türkiye’de olduğunun açık olduğuna dikkat çeken Av. Dilsiz, “Adres araştırması yapıldı emniyet görevlileri rutin işlem yapmış. Muhtar ‘tanımıyorum’ demiş. Ama bu kişinin Türkiye’de bulunduğunu ve yargılamadan kaçtığını düşünüyoruz. Bu derdimizi dile getireceğimiz tek makam sizsiniz. Az önce anne bir isnatta bulundu. Biz sizi de biliyoruz ama bu davada gereğini yerine getirmeniz gerekiyor. 12 celse sonra kırmızı bülten kararının çıkmış olması bir kazanımdır. Sanığın yakalanma ihtimali belirdi ama biz banka kayıtları araştırılması, HTS kayıtları, telefon görüşmeleri ayrıntılı araştırılmasını ve sanığın bulunmasını tekrar talep ediyoruz.” diye belirtti. Mahkeme Başkanı, Av. Dilsiz’in bu beyanlarını kısaca tutanağa geçirdi.
Katılanlar vekili Av. Osman Cingöz, daha önce vermiş oldukları beyanları tekrar ettiğini belirterek, sanığın banka ve telefon kayıtlarının tekrar araştırılmasını istedi.
Son olarak söz alan katılanlar vekili Av. Abdullah Umran Ekinci, Nihat Kazanhan hayatını kaybettiğinde otopsisine girdiğini hatırlatarak, olayın hassasiyetini vurgulayarak mahkemenin Kazanhan’ın anne ve babasına karşı anlayışlı olması gerektiğini söyledi. Av. Ekinci, “Suçun faili kamu görevlisi olduğunda cezasız kalma durumu düşünülüyor. Kırmızı bültenin infaz edilerek sanığın cezalandırılmasını talep ediyoruz.” dedi.
Duruşma boyunca katılan Ayşe ve Mehmet Emin Kazanhan yere bakıyor, uzun sessizliğe gömülmüş vaziyette duruşmayı dinliyordu.
İddia makamı mahkemeye sunduğu mütalaasında, sanık hakkında çıkarılan kırmızı bülten ve yakalama kararının infazının beklenilmesine ve dava dosyasındaki diğer eksiklerin giderilmesini istedi.
Ara Kararlar
Tarafların beyanlarını alan Mahkeme, duruşmaya ara vermeden ara kararını hızlıca tutanağa yazdı. Ara kararlar şöyle:
- Sanık hakkında çıkarılan yakalama emrinin ve kırmızı bültenin ile arama kararının infazının beklenilmesine,
- Talimat mahkemesine müzekkere yazılarak usulüne uygun tebliğe rağmen duruşmaya katılmayan tanık S.K. hakkında zorla getirme emri düzenlenmesine,
- UYAP sistemi üzerinden yapılan tetkik neticesinde, sanığın aktif görünen GSM hattının son 1 yıllık HTS kayıtlarının mahkemeye gönderilmesi için BTK'ya müzekkere yazılmasına karar verildi.
Bir sonraki duruşma 12 Aralık 2025 günü saat 09:00’da görülecek.