Burcu KARAKAŞ
Muş’un Korkut ilçesine bağlı Vartinis (Altınova) beldesinde yaşayan yedisi çocuk dokuz kişilik Öğüt ailesinin 3 Ekim 1993 tarihinde yakılarak öldürülmesine ilişkin 20 yıl sonra açılan davada yarın karar çıkması bekleniyor.
Savcılık dosyayı kapattı
İsmi Altınova olarak değiştirilen Vartinis beldesinde 2 Ekim 1993 tarihinde çatışma yaşandı. Bu çatışmanın ardından beldeye düzenlenen operasyon sırasında bir kişinin evin önünde zafer işareti yaptığı iddiasıyla Öğüt ailesinin yaşadığı hane ateşe verildi.
En büyük çocuk Aysel Öğüt dışında fotoğrafta yer alanların tümü katliamda yakılarak öldürüldü.
Katliamda, Mehmet Nasır Öğüt ve hamile eşi Eşref Öğüt ile çocukları Sevim, Sevda, Şakir, Mehmet Şirin, Cihat, Aycan ve Cihan yanarak öldü. Savcılık, dosyayı kısa süre sonra yangının PKK tarafından çıkarıldığını gerekçe göstererek kapattı.
Tanıdık savunma: Hatırlamıyorum
Katliamdan şans eseri kurtulan Aysel Öğüt, olaydan 10 yıl sonra evlerinin askerler tarafından yakıldığını belirterek suç duyurusunda bulundu. Soruşturma, sekiz yıl sonra tamamlandı. Açılan dava kapsamında, üç jandarma subayı ve bir özel hareket şube müdürü olmak üzere dört sanık hakkında dokuzar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
İlk duruşma, 4 Eylül 2013 tarihinde Muş Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Ancak Muş’ta görülen dava, ‘güvenlik gerekçesi’yle Kırıkkale’ye sürgün edildi. Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi’nde söz alan sanıklar olayı hatırlamadıklarını, yangının ise PKK tarafından çıkarılmış olduğunu savundu.
‘Beraat çıkabilir’
Avukat Halil İbrahim Vargün, karar aşamasına gelen davayla ilgili olarak şunları söyledi: “Beraat kararı çıkabilir. Bu dava, güvenlik gerekçesiyle İç Anadolu’ya kaçırılan davalardan biri. Bir politika sonucunda beraat kararları veriliyor. Yalan da olsa birinden ceza çıkar, değil mi? Her ne kadar bu davalar açılmış olsa da savaş konsepti nedeniyle kararlar açısından bir anlaşmaya varıldığını düşünüyorum.”
‘Aileler ikinci kez öldürülüyor’
Cezasızlıkla sonuçlanan davaların ‘göstermelik’ olduğunu savunan Vargün, sözlerine şöyle devam etti: “Aileden hayatta kalan tek kişi Aysel Öğüt. Muş’tan gelen avukatlarla beraber geliyor duruşmalara Aysel. Bütün kardeşleri yakıldı, kendisi tesadüfen kurtulmuş. Duruşmalarda ayakta zor duruyordu. İlaçlarla, tedaviyle ayakta kalıyor. Benzer davalarda yakınların tepkisi genelde, ‘Bütün hayatımızı mahvettiniz’ oluyor. Bütün ailenin hayatı kabusa dönüyor. Aileler göstermelik davalarla ikinci kez öldürülüyor. Verilen beraat kararlarıyla ailelerim canı daha fazla yanıyor. Azıcık kalan adalet duygusunu da ortadan kaldırıyor. Bahsettiğimiz dosyalar cinayet dosyaları değil, ‘insanlığa karşı suç’ dosyaları nihayetinde.”