Necmettin Fendik Davası

Necmettin Fendik

Necmettin Fendik, 17 Temmuz 2017 günü gece saat 01.30 civarında, Hakkari’nin Yüksekova ilçesi Güngör Mahallesindeki evine yapılan operasyonda polis memuru tarafından vurularak ağır yaralandı ve ertesi gün Yüksekova Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. 

Operasyonu gerçekleştiren polisler tarafından tutulan olay tutanağında; Necmettin Fendik’in kapıyı açmadığı için koçbaşı ile eve girildiği ve bu esnada öndeki polislerin yere düştüğü, Necmettin Fendik’in ise elinde silah bulunduğu belirtildi. 

46 yaşında ve 9 çocuk babası olan Necmettin Fendik’in evine operasyon yapılma sebebi emniyet hatlarına SMS ile gelen bir ihbardı. Bu ihbarda Necmettin Fendik’in evinde ve yakınındaki evlerde iki “örgütçü”nün geldiği, bombalarının olduğu ve ertesi gün saldırı yapacakları yazıyordu. Aynı gün, gelen ihbarda belirtilen diğer evlere de operasyon yapıldı fakat hiçbir evde ihbarda söz konusu edilen silahlara ya da kişilere rastlanılamadı. 

18 Temmuz 2012 günü ölü muayenesi ve otopsi işlemleri için Van Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne yazı yazıldı. Van Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nün yaptığı ölü muayenesi ve otopsi işleminde Necmettin Fendik’in vücuduna bir adet ateşli merminin isabet ettiği ve bunun öldürücü nitelikte olduğu, boyun sağ tarafından giren merminin sol taraftan hafif aşağı seyirle ilerleyerek çıktığı ve damar yırtılması, kemik kırığı gibi nedenlere sebep olarak ölüme yol açtığı, giriş yarasında tıbbi müdahalede bulunulduğundan atış mesafesinin tespit edilemediği kaydedildi. 

Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Grup Amirliği’nin aynı gün olay yerinde gerçekleştirdiği incelemede, evin girişinde bir silah bulunduğu ve ateşe hazır olduğu, bir odada ‘leşker’ olarak tabir edilen kıyafetlerin pantolon, gömleği ve palaskanın bulunduğu, evde bulunan 7500 TL paraya da el konulduğu belirtildi. 

Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün tahkikat evraklarını savcılığa göndermesi sonrasında 19 Temmuz 2017 tarihinde şüpheli Ali Furkan Kansız aleyhine Yüksekova Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Hakkında haftada bir gün imza atmak yükümlülüğü ve yurt dışına çıkış yasağı şeklinde uygulanmak üzere adli kontrol kararı verildi.

Necmettin Fendik’in eşi Kudret Fendik  soruşturma aşamasında alınan ifadesinde özetle; eşinin akşam 20.00 civarında eve geldiğini, yemek yiyip çay içtikten sonra uyuduğunu, Çocuklarının dışarda olduğunu, evde yalnızca 14 yaşındaki kızının ve 4 yaşındaki bebeklerinin olduğunu, evde yabancı kimsenin olmadığını, Saat 01.30’da uyurken polislerin geldiğini, eşinin kapıyı açmaya gittiğini fakat polislerin kapıyı kırarak açtığını, demir kapının camının da kırıldığını ve eşine ateş edildiğini ve bu şekilde eşinin yaralandığını sonrasında hayatını kaybettiğini belirtti. 

Soruşturma aşamasında operasyona katılan diğer polis memurlarının tanık olarak, Ali Furkan Kansız’ı şüpheli olarak ifadesi alındı. Birbirine benzer olan ifadelerde özetle, Necmettin Fendik’in evinde iki PKK mensubunun kaldığına dair emniyet müdürlüğüne ihbar geldiğini, bunun üzerine operasyon planı yapıldığını, kapıyı tıklattıklarını ve beş ya da altı kere “polis,aç” diye bağırdıklarını, silahlarının ateşe hazır olduğunu, kapı açılmayınca koçbaşı ile bir memurun vurarak demir kapıyı açtığını ve camın da bu esnada kırıldığını, koçbaşını kullanan polis memuru ile birlikte şüpheli Ali Furkan Kansız’ın yere düştüğünü ve bu esnada silahının ateş aldığını ve Necmettin Fendik’e isabet ettiğini, zaten Fendik’in elinde silah olduğunu, bu nedenle eğer yere düşmeseydi de göğsünden ateş edebileceklerini, fakat bu durumda öldürmek için ateş edilmediğini, öldürme kastı olmadığın, Fendik’e ilk yardım müdahalesinin şüpheli tarafından yapıldığını, ambulansa taşıdıklarını belirttiler. 

Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından 20 Temmuz 2017 günü yaptığı incelemede, Necmettin Fendik’in elinde atış artıklarında bulunan Antimon elementinin tespit edildiği belirtildi. 

2 Ağustos 2017 tarihinde TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, savcılıktan dosyaya dair bilgi istedi ve gerekli bilgi ve belgeler gönderildi. 

28 Mart 2018 tarihinde Yüksekova İlçe Emniyet Müdürüğü’nden olay anına ilişkin kamera görüntülerinin bulunmadığına ilişkin yazı soruşturma dosyasına gönderildi. 

30 Ocak 2018 tarihinde Necmettin Fendik aleyhine Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan ‘ruhsatsız ateşli silah ve mermi bulundurmak’ suçundan başlatılan soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi. 

1 Şubat 2018 tarihinde Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından şüpheli Ali Furkan Kansız’ın ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan cezalandırılması için iddianame düzenlendi ve Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. 

Yüksekova 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2018/115 esas sayılı davası 26 Şubat 2018 tarihinde görülen duruşmada iddianamenin okunması ile başlandı ve Ali Furkan Kansız’a savunma için süre verildi. 

26 Nisan 2018 tarihinde devam eden duruşmada Kudret Fendik’in beyanı tercüman eşliğinde alındı. Beyanında olay gecesi kapının camının kırılması ile uyandıklarını, kendisinin ışığı açmaya gittiğini, eşinin kapıya gittiğini fakat polisin hiçbir ihtar yapmadan kapının camından ateş etmeye başladığını, eşinin kasten vurulduğunu, bir saat boyunca müdahale edilmediğini, evlerinde yapılan arama sonrasında  yorganların arasında bulunan 40.000 TL paranın da kaybolduğunu belirtti.  Duruşmada dinlenen ve olay tutanağında imzası bulunan sivil bir tanık ise, o gece olay yerinde bulunmadığını, Necmettin Fendik’in nasıl vurulduğunu bilmediğini, polisin olaydan sonraki gün kendisini arayarak tutanağa imza atmasını istediğini ve kendisinin de polise güvenerek imzaladığını belirtti. 

28 Haziran 2018 tarihinde Yüksekova 2. Asliye Ceza Mahkemesi, suç vasfının ‘kasten öldürme’ olarak değişmesi nedeniyle görevsizlik kararı vererek, dosyayı Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’nin sanık vekilinin itirazı üzerine verdiği görevsizlik kararı ile dosya Yüksekova 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne geri gönderildi. Her iki mahkemenin de görevsizlik kararı vermesi üzerine ortaya çıkan görev uyuşmazlığını çözmek üzere dosya Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderildi. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’nin yaptığı incelemede davaya bakmakla görevli mahkemenin Ağır Ceza Mahkemesi olduğuna 3 Mayıs 2019 tarihinde karar verildi ve dosya Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. 

Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2019/156 esas numarasıyla görülmeye başlanan davanın ilk duruşması 19 Eylül 2019 tarihinde yapıldı. Aynı duruşmada Kudret Fendik’in yeniden alınan ifadesinde kapı açılmadan iki el ateş edildiğinde eşinin vurulduğunu ve sonrasında kendisinin kapıyı açtığını, kendisinin ve çocuklarının vurulan eşine sarıldıkları için polisler tarafından tekme tokat dövülerek dışarı çıkarıldıklarını, evde herhangi bir silah bulunmadığını, eşinin öldürülme anını gördüğünü beyan etti. 

14 Kasım 2019 tarihinde görülen ikinci duruşmada, mahalle muhtarı tanık olarak dinlendi ve tutanağa polis memurlarının talebi üzerine imza attığını fakat olayda bulunmadığını belirtti. 

21 Ocak 2020 tarihinde görülen üçüncü duruşmada tanık dinlenmesi için yazılan talimatların beklenmesine karar verildi. 

12 Mart 2020 tarihinde görülen dördüncü duruşmada heyet değişikliği nedeniyle işlem yapılmadı.

4 Mayıs 2020 tarihinde görülen beşinci duruşma Covid-19 pandemisi nedeniyle HSK kararnamesi gereği ertelendi. 

10 Eylül 2020 günü altıncı duruşma gerçekleşti. Kudret Fendik vekili Av. Erhan Çİftçiler yazılı beyanda bulunmak üzere süre istedi. Katılan vekilinin yazılı beyanlarını sunmasından sonra “sanığa isnat edilen eylem nedeniyle kusurlu bulunup bulunmadığı veyahut suç kastının tayin ve tespiti bakımından 2559 Sayılı Polis Vazife ve Selahiyeti Kanunu bağlamında mevzuata uygun hareket edip etmediği, görev ve yetkisinin dışına çıkılıp çıkılmadığı hususunda İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılarak bilirkişi listesinde kayıtlı ve Hukuk Fakültesinde öğretim üyesi olan ve en az doktora seviyesinde uzmanlığı bulunan 3 kişilik bir bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasının istenilmesine” karar verildi. 

29 Aralık 2020 tarihinde görülen yedinci duruşmada katılan vekili Av. Erhan Çiftçiler’in talebi üzerine Necmettin Fendik ve Kudret Fendik’in çocukları, Özgür, Onur, Osman, Viyan ve Çimen tanık olarak dinlendi ve davaya katılma talebinde bulundular. Tanık ifadelerinde ise olay gecesi babalarının kapıyı anahtar ile açmaya çalışırken, kapıya vurulması nedeniyle anahtarın yere düştüğünü, yerden anahtarı almaya çalışırken dışardan ateş edildiğini, elinde silah olmadığını ve  vurulduktan sonra henüz hayatta olduğunu fakat kendilerinin babaları için bir şey yapamadan dövülerek dışarı çıkarıldıklarını, 1 saat kadar evde aramanın sürdüğünü, polislere yalvarmalarına rağmen ancak arama bittikten sonra ambulans çağırıldığını beyan ettiler. Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak olay günü evde gerçekleştirilmiş olan arama işlemine ilişkin video kaydının, olay sonrası Necmettin Fendik’i de gösterir fotoğraf ve video kayıtlarının sorulmasına, varsa gönderilmesinin istenilmesine, tutuklama talebinin reddine karar verildi. 

30 Mart 2021 tarihinde görülen sekizinci duruşmada, geçen celse Emniyet Müdürlüğü’nden istenen yazıya cevap olarak otopsi görüntülerinin gönderilmiş olduğu, bilirkişi raporunun gelmiş olduğu görüldü. Keşif yapmak için olay yerinde bulunan Necmettin Fendik’ ait halen mevcut olup olmadığının ve güvenlik önlemi alınması konusunda Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılmasına karar verildi. 

3 Haziran 2021 tarihinde görülen dokuzuncu duruşmada, Emniyet Müdürlüğünden keşif ile ilgili cevabi yazıda “ilçemizin terör eylemlerini gerçekleşmesi bakımında müzahir bölge olarak belirtilen bölge olması ve konunun niteliği sebebiyle toplumsal olay gerçekleşebileceği öngörüldüğü ve bahse konu olayda keşif icrasının yüksek risk taşıyabileceğinin değerlendirilmekte olduğu…” belirtildi. Av. Erhan Çiftçiler beyanında olay yeri mahallesinde asliye hukuk mahkemelerinin sıklıkla keşif yapabildiği, dosyanın operasyonu gerçekleştiren Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılmasının doğru olmadığı, Jandarma ile işlemlerin yürütülmesi gerektiği, bilirkişi raporunda da soruştruma hakkında eksiklikler tespit edildiği ve keşif yapılması gerektiğinin belirtildiği, sanık polis memurunun halen görevde olduğu ve korunduğu, sanığın delillere etki ettiği bu nedenle tutuklanması gerektiği beyan edildli. Sanık Ali Furkan Kansız ise beyanında, Necmettin Fendik’in öldürme kastıyla hareket etmediğini, kendisini tanımadığını, bir husumetinin olmadığını, vurulduktan sonra ambulansa kendisinin götürdüğünü ve ilk müdahaleyi kendisinin yaptığını, vatan için mücadele ettiğini, Hakkari’de görev yapmaya devam ettiğini, 5 yıldır yargılanmayı kendisinin de istemediğini ve beraatini talep ettiğini söyledi. Duruşma sonunda risk nedeniyle keşif yapılmasa yer olmadığına, işlemlerin Emniyet yerine Jandarma’nın yapması yönündeki talebin görev bölgesi oluşu nedeniyle reddine, sanığın duruşmalara katılması ve kamu görevlisi olması nedeniyle tutuklanmasının reddine, kusur durumuna dair 3 kişilik hukukçu  bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınması için Ankara Ağır Ceza Mahkemesine müzekkere yazılmasına karar verildi. 

14 Ekim 2021 tarihinde görülen onuncu duruşmada, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Bilirkişi Daire Başkanlığı’nın Hukukçu Bilirkişi Görevlendirilemeyeceğine yönelik kararı nedeniyle Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’nden olumsuz cevap geldiği görüldü. 

30 Kasım 2021 günü görülen 11. duruşmada, Prf. Dr. Durmuş Tezcan’ın da içinde bulunduğu üç kişilik heyetin bilirkişi ön raporu sunduğu görüldü. Duruşma sonunda bu kez İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ne yeniden bilirkişi raporu aldırılması için müzekkere yazılmasına ve sanık hakkında yurtdışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol uygulanmasına karar verildi. 

22 Şubat 2022 tarihinde 12. duruşma görüldü. Av. Erhan Çİftçiler, olay günü ambulansın ne zaman aradnığında dair HTS kayıtlarının getirilmesini talep etti. Keşif yapılmaz ise dosyanın eksik kalacağını, silah üzerinde maktulün parmak izinin bulunmadığını ve bunun dosyada sabit olduğunu belirtti. Duruşma sonunda daha önce dinlenen Çİmen Fendik’in olay gecesi yaptığı aramaların tespiti için HTs kayıtlarının getirilmesine, dosya hakkında hukukçu bilirkişilerden bilirkişi raporu alınması yönündeki ara karardan vazgeçilerek, ateşli silah uzmanı ve güvenlik uzmanı bilirkişilerden rapor alınmasına, Necmettin Fendik’in yakınlarının tanık olarak dinlenmesine, olay günü ihbarda bulunan kişinin kimliğinin tespitine dair talebin kişinin can güvenliğini riske atacağı nedeniyle reddine karar verildi. 

26 Mayıs 2022 günü 13.duruşma gerçekleşti. Duruşmada Necmettin Fendik’in hem komşusu hem yakınları olan kişiler tanık olarak dinlendi ve Fendik’in vurulmasına dair sesleri ve çocukların çığlıklarını duyduktan sonra eve gitmek istediklerini ama polis tarafından engellendiklerini belirttiler. Tanıklardan biri ise kendi evinde de o gece arama yapıldığını ve polis tarafından dövüldüklerini söyledi. 

13 Eylül 2022 günü görülen 14.duruşmada, katılan Kudret Fendik ve sanık Ali Furkan Kansız’ın da bulunacağı şekilde 7 Kasım 2022 günü olay yerinde keşif yapılmasına karar verildi. 

10 Ocak 2023 tarihinde 15.duruşma görüldü. Belirlenen tarihte keşif yapılmıştı ve keşif raporu düzenlenmiş ve mahkemeye sunulmuştu. Bilirkişi heyeti raporunun 25. sayfasında olay yeri inceleme ve kriminal açıdan dosyada tespit edilen eksiklikler bölümünde belirtilen eksikliklere ilişkin soruşturmanın ilk aşamasında araştırma yapılıp yapılmadığı, belirtilen hususların daha önce yerine getirilip getirilmediğinin soruşturmayı yürüten kolluk tarafından kapsamlı olarak araştırılarak belirtilen 5 ayrı eksikliğe ilişkin tutulacak araştırma tutanağının ve varsa buna ilişkin belgelerin mahkememize ivedilikle gönderilmesinin istenilmesine, bu hususta Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar verildi. 

21 Haziran 2023 tarihinde görülen 16.duruşmada, dosyanın esas hakkındaki mütalaasını sunması için savcılığa gönderilmesine karar verildi. 

4 Ekim 2023 günü görülen duruşmada, savcı esas hakkındaki mütalaasını okudu, buna göre sanığın taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırılması istendi. Ayrıca katılan vekilinin talebi üzerine, dosyanın kül halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek “maktule giren kurşunun giriş yönü ve çıkış yönünün açıklanması ile kurşunun girdiği ve çıktığı yönde herhangi bir seyir yönü değişikliği olup olmadığı, herhangi bir kemiğe çarpması neticesinde yön değiştirip değiştirmediğinin dosyadaki mevcut otopsi raporları ve diğer belgeler ışığında oluşturulacak olan mütalaa rapor yazısının mahkememize gönderilmesinin istenilmesine” karar verildi. 

19 Şubat 2024 tarihli duruşmada, katılan tarafın kovuşturmanın genişletilmesi için sundukları taleplerin tamamı reddedildi. Bir sonraki duruşmaya kadar sanık avukatına esas hakkında mütalaaya karşı beyanlarını sunması için süre verildi.

28 Haziran 2024 günü gerçekleşen duruşma, nihai kararın verilmesi beklenirken, Başkan ve üyelerin başka illere tayinlerinin çıkması nedeniyle ertelendi.

20 Eylül 2024 günü görülen son duruşmada, sanık avukatı mazeretli olduğuna dair dilekçe gönderdiği için yine karar verilmedi. Mazeretin son kez kabulüne karar veridi. Bir sonraki duruşmada 29 Kasım 2024 günü görülecek.

 

İlk Duruşma Tarihi

26.02.2018

Dava Mahkemesi

Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi

Dava İddianamesi

Dosyayı indirin

Sanıklar

Ali Furkan Kansız

Maktuller

Necmettin Fendik